Avrupada yükselen tehdit: İslama karşı silahlanıyorlar!

Belçika İstihbarat Servisinin (VSSE) 2018e ait kamuya açık bilgileri, aşırı sağ grupların şekil değiştirdiğini ve silahlanma yolunda ilerlediklerini ortaya çıkardı.

VSSEnin istihbarat değerlendirmesinde Nazizme hayranlık besleyen ve şiddeti benimseyen aşırı sağ grupların, 2015-2016 yıllarındaki göçmen krizleriyle şekil değiştirerek "İslam ve göçmen karşıtlığını" ideolojilerinin merkezine aldıkları belirtiliyor.

"BEYAZ YAKALI AŞIRI SAĞ"

Finlandiyadaki Odinin Askerleri, Fransadaki Generation Identitaire (Kimlikçi Nesil) ve Almanyadaki Identitare Bewegung Deutshland (Alman Kimlikçi hareketi) ise "beyaz yakalı aşırı sağ" olarak tanımlanan yeni forma örnek olarak gösterildi. 

Yeni aşırı sağcıların "Avrupada Hristiyan kimliğin savunucuları" olarak kendilerini gördüğünün vurgulandığı değerlendirmede, dikkat çeken en önemli noktanın ise silahlanma eğilimi olduğu belirtildi.

ÇATIŞMA KAÇINILMAZ: SİLAHLANIN!

VSSE, Avrupadaki aşırı sağcı grup liderlerinin destekçilerine atış eğitimi almaları, yasal veya yasa dışı yollardan silah sahibi olmaları gerektiği konusunda çağrı yaptıklarını aktardı. Aşırı sağcı gruplarda bu silahlanmaya gerekçe olarak ise "İslam ile Hristiyan Avrupa arasında çatışmanın kaçınılmaz olduğu ve buna hazırlıklı olunması gerektiği" görüşü ileri sürülüyor.

"BÜYÜK YER DEĞİŞTİRME"

2017-2018 yıllarındaki kanıtlar gösterdi ki, aşırı sağcı beyaz Avrupalılar bu tarz askeri kamplara pek çok kez katıldılar. Fransadaki Generation Identitare ise, bu kampları yapan organizasyonlardan sadece bir tanesi.

Genellikle eşit sayıda kadın ve erkek katılımcıdan oluşan ve katılanları "vatansever" olarak tanımlayan bu kamplar, "Avrupada İslamlaşmayı durdurmayı, evrenselleşmeye karşı durmayı, Büyük Yer Değiştirmeyi durdurmayı ve tersine döndürmeyi" hedefliyor. 

Renaud Camusa ait olan "Büyük Yer Değiştirme" terimi,yerli beyaz Avrupalıların beyaz olmayan göçmenlerle yer değiştirdikleri fikrini temel almaktadır.

POLİTİKACILAR DA ASKERİ KAMPLARDA

Sadece aşırı sağcı grupların temsilcileri ve destekçileri değil, politikacılar da bu tür askeri kamplara katılım sağlıyorlar. Aşırı sağcı AfD partisi üyesi Alman milletvekili Petr Bystron, Güney Afrikada bir askeri kampa katıldı.

Katıldığı kamp, sağ kanattan aşırıcı bir organizasyon olan ve ırk savaşının Güney Afrikada gerçekleşebileceğine inanan Suidlanders tarafından organize edildi. Organizasyon, Güney Afrika Ulusal İstihbarat Servisi (NIS) üyesi olan ve ırkçılığın hakim olduğu yıllar boyunca gaddarlığıyla şöhret kazanmış Gustav Zietsman Muller tarafından kurulmuştu.

Aşırı sağcı organizasyonlardan biri olan The European Security Academy (ESA) ise 1992de kuruldu. Bellingcatin aktardığına göre, neo-Naziler ve beyaz ırkın üstünlüğünü savunanlar, Ukrayna ve Polonyadaki ESA eğitimlerine katıldı. 

Hussard ise, Avrupada meydana gelen terörist saldırılar sonrasında ortaya çıktı ve katılımcılarını "Güneyden gelen önlenemez göçmenler" fikrine destek olmaya teşvik etti. Aşırı sağcı Hussard grubu, diğer gruplar gibi tabanca, SMG ve saldırı tüfeklerini kullanmayı içeren bir dizi savaş eğitimi organize etti ve destekledi.

Yakın zamanda, Yeni Zelandada aşırı sağcı bir beyaz tarafından gerçekleştirilen ve en az 50 Müslümanın hayatını kaybettiği terör saldırısı ise, bize beyaz ırkçılığın tehdit ve tehlikelerini göstermektedir.